Bodrum ‘da Ege Ünüversitesi Spor Bilimleri Fakültesi 4 sınif ögrencisi 21 yaşındaki Tuğçe Çelik ( 21) ’ 1,5 yıldır taciz ve tehdit ettiği iddiasıyla dün tutuklanan Nurettin Ş.(46)’nin korona testinin pozitif çıktığı öğrenildi. Avukatı ile birlikte bugün basının karşısına çıkan Tuğçe Çelik, O gün yaşanan Pınar Gültekin cinayeti benim seslenişim cesaret kaynağımdır ‘Annem, yaşadıklarım karşısında sürekli inşallah korona seni bulur diye beddua ediyordu. Aldığımız haberde corona testi pozitif çıkmış üzülemiyorum gerçekten bir insanın canın yanmasını istemem ama gerçekten üzülmüyorum.’ Dedi.
– Muğla’da gözlem altında tutuluyor
, Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi 4. Sınıf öğrencisi Tuğçe Çelik’i (21) 1,5 yıldır taciz ve tehdit ettiği iddiasıyla tutuklanan Nurettin Şeyhmusoğlu’nun (46) korona testinin pozitif çıktığı öğrenilirken, avukatı ile birlikte basının karşısına çıkan Tuğçe Çelik, “Pınar Gültekin cinayeti, benim seslenişimin cesaret kaynağıdır. Annem beddua etmek çok kötü bir şey derdi bana. Yaşadıklarından sonra annem de sürekli Şeyhmusoğlu’na, ‘inşallah korona seni bulur’ diye beddua ediyordu. Nurettin Şeyhmusoğlu’nun koronavirüs testi pozitif çıkmış. Bir insanın canının yanmasını istemem ama gerçekten üzülemiyorum” dedi.
Bodrum’da oturan Tuğçe Çelik, sosyal medyadan yaptığı paylaşım ile 1.5 yıldır saplantılı bir şekilde Şeyhmusoğlu tarafından taciz edildiğini duyurdu. Paylaşım üzerine harekete geçen ekipler, tarafından gözaltına alınan Şeyhmusoğlu çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Paylaşımlarındaki ve ifadelerindeki tutarsızlıklar nedeniyle Şeyhmusoğlu’nun, Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde gözlem altına alınmasına karar verildi. Yaşanan bu olayın ardından Çelik, avukatı Azat Öztürk ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Şeyhmusoğlu tarafından sürekli tacize uğradığını söyleyen Çelik, “Pınar Gültekin ile sosyal medyadan ortak arkadaşlarımız var ve bu olaydan çok etkilenerek paylaşım yaptım. Sonunun böyle olmasını istemezdim. Her ne kadar bu insanı çok görmesem de, bana bir şey yapamıyor olsa da bir yanım her zaman korkuyor. Korkmamak gerekiyor çünkü bunlarla korkarak yaşayamam. Eğer korkarsam o zaman belki bana bir şey olabilir?” ifadelerini kullandı.
“KADINLAR SESSİZ KALMASIN”
Bu süreçte birçok destek mesajı aldığını belirten Çelik, “Şimdi tutuklandı ama bırakılması da söz konusu olabilir. Bırakılırsa hayatım için güvence istiyorum. Sadece ben değil komşularım ve çevrem de rahatsız. Sitenin içine gelerek bakışları ile komşularımızı taciz etti. Sosyal medyadan bana gönderdiği fotoğrafla yine tacizlerde bulundu. Saplantı haline getirmiş ve kendi hayal dünyasında yaşıyor. O şahısla hiçbir alakam yok, hiçbir duygu falan da olmadı. Saplantılı bir şekilde bir anda karşıma çıkan bir durum. 1,5 yıldır ne yapacağımı bulamıyordum. Çok şükür benim sesim duyuldu. Başka mağdur olanların seslerinin de duyulması için bir platform oluşturulmasını istiyorum. Kadınlar hiçbir şekilde sessiz kalmasın. Bu yaşadığım süreçte birçok erkek de bana destek mesajı attı. Her erkeği bu şekilde değerlendirmek doğru değildir ama ben bunu yaparak birilerinin sesi olduğumu düşünüyorum” dedi.
“KORONAVİRÜS OLMASINA ÜZÜLMEDİM”
Şeyhmusoğlu’nun koronavirüs testinin çıkmasına üzülmediğini belirten Çelik, “Konu bir anda gündem oldu ve bu kadarını beklemiyordum. Bodrum Emniyet Müdürlüğü’ne de çok teşekkür ediyorum. Şikayetimin ardından 24 saat içinde gözaltına alındı. Süreç çok hızlı olduğu için çok mutluyum. Kendisinin ruh sağlığı ile ilgili bir sorunu olduğunu bilmiyorum. Tamamen deli diyemem çünkü ticaret yapabiliyor, hayatına devam edebiliyor. Ama akıl sağlığında bir problem var. Çünkü tamamen takıntılı. Kendi hayal dünyasında yaşadıklarına inanıyor. En son kendi sosyal medya hesabından paylaştığı fotoğrafta 46 yaşında bir adamın evlilik teklifi şeklinde bir resim çizmiş. Bunu 46 yaşında hangi insan yapar’ Kendisi, koronavirüsün aşısı buldum, sürekli benimle iletişim halinde, Nobel Ödülü alacağım, Tuğçe de benim olacak diye konuşuyormuş. Ailem ve çevrem bu süreçte çok yıprandı. Annem beddua etmek çok kötü bir şey derdi bana. Yaşadıklarından sonra annem de sürekli Şeyhmusoğlu’na, ‘inşallah korona seni bulur’ diye beddua ediyordu. Nurettin Şeyhmusoğlu’nun koronavirüs testi pozitif çıkmış. Bir insanın canının yanmasını istemem ama gerçekten üzülemiyorum” dedi.
“MAĞDURİYETLERİN ÖNÜNE GEÇİLMESİ GEREKİYOR”
Çelik’in avukatı Azat Öztürk, kadın mağduriyetlerinin önüne geçilmesi gerektiğini söyledi. Öztürk, “Bu olayların ardından geniş yankı bulması ile birlikte yargı kayıtsız kalmadı. Zanlının yargılamadaki tutukluluk kararına ilişkin basit bir cinsel taciz meselesi değil nitelikli hali sebebiyle tutuklanmıştır. Koronavirüs testinin pozitif çıkması sebebiyle şu an gözlem altında tutulacak, devamında da tutukluluk hali için adli şartlar el verirse cezaevine sevk edilecektir. Bu durumda teşekkür etmemiz gereken Tuğçe’nin kendisidir ve bunu dile getirebilmesidir. Toplumda bu konuda birçok kadın mağdur olmuştur. Bu tür mağduriyetlerin ortaya çıkmaması için devlet koruması altına alınması gerekmektedir. Bunun ana dayanağı da 6284 sayılı kanun ve İstanbul sözleşmesidir” dedi.
Tuğçe Çelikle destek veren Avukat Yasemin Aydoğar ise Genç kardeşimizin başına gelen olaydan dolayı utanç ve üzüntü duyuyorum. Çünkü biz kadınlar birbirimize bağlıyız. Birimiz zulüme uğradığında diğerimizinde canı acıyor, hepimizin ortak acısı oluyor. Acı çekiyoruz ve kimse duymuyor.Ülkemizin geldiği bu vahim durumda artık başka Pınar Gültekinlerin, Emine Bulutların, Özgecan Aslanların olmaması için yetkililerden somut ve hızlı adımlar bekliyoruz. Çünkü hiçbir kadın cenneti bulmak için erkeğin cehennemine katlanmak zorunda değildir. Tüm kadınların yanında olduğumu, bu mücadeleyi elimden geldiğince sürdüreceğimi belirtmek isterim. Çünkü ilişkinin başında şiddet uygulayan erkek bulamazsınız. O yüzden kadınların seçimleri konusunda dikkatli davranması gerektiğini söylemek yararsız olacaktır. Şiddet bir döngüdür ve kendiliğinden azalarak yok olmaz. Bir kere oluyorsa eğer daima olur ve döngüler halinde devam eder. En önemlisi de erkekleri eğitmezsek şiddet asla bitmez. Çünkü eğitim bir ailede, bir annede, bir kadında başlıyor. O yüzden erkek çocuklarını yetiştirirken dikkatli olmamız, sorgulayan çocuklar yetiştirmemiz gerekiyor.Son olarak bir hukukçu olarak şunu söyleyebilirim ki, yasaların caydırıcı ve uygulanabilir olması, şiddet vakalarında indirim oranının kaldırılması bizlere daha güçlü hukuk mücadelesi sunabilir. Eğitim ve yasalar ile bu durumu çözebilir, geç kalmış eşitliği sağlayabiliriz.dedi.