,
Hem, Devletin ilgili birimlerinin, hem yerel yönetimlerin, tüm partilerin, ilgili Sivil Toplum Kuruluşlarının ve Turizm sektörünün tüm paydaşlarının ve özellikle bu kendine özgü kodları ve özellikleri olan turizm mesleği ile ilgili her fırsatta haber yorum ve programlar yapan siz Basınımızın saygıdeğer temsilcilerine bu konularda bilgi vermeye yönelik aşağıdaki açıklamalarımızın sayfalarınızda değerlendirilmesi ve tarafların bu konunun tartışmaya açılması noktasında, artık gerçeklerin görülmesinin sağlanması ile ülkemiz adına yapılması gereken hazırlıklara ve değişime vakit kaybetmeden başlanarak COVID19 sonrası Tüm Dünya turizm ülkeleri ile ve de ilk kez her şeye ve sıfır noktasında yeniden yazılacak yarışa da eşit şartlarda başlayabilmemizin sağlanması ve ilgili kamuoyunun bilinçlendirilmelerine vasıta olmanızı rica ediyoruz…
TURİZMDE ÖNLENEMEZ KÖKLÜ DEĞİŞİKLER…
COVID19 SONRASI NELER OLACAK?
Sağlık Bakanının ilk korona virüs açıklamasını yapmasının üzerinden yaklaşık bir ay, bunun neredeyse son üç haftası ise evlerimizde izolasyon ortamında geçti.
Tabii ki bu arada profesyonel turizmciler olarak bizleri nasıl bir geleceğin beklediği, en kötü duruma göre hangi senaryoyu devreye alabileceğimiz noktasında yoğun bir beyin fırtınası yapmaya zorladı…
Gerek Turizm Bakanlığı gerekse diğer tüm paydaşlar, bu iş kısa sürede sonuçlanır var sayımı ile iyi senaryoyu sahneye alıp ilk etapta otellerin açılışını on beş gün erteleme yoluna gidilmişti.
Ancak Virüsün, Çinin dışına başta İtalya olmak üzere Amerika, Almanya, İngiltere, Fransa ve diğer gelişmiş Avrupa ülkelerinde ürkütücü boyutlara ulaşması bizde seyrin her gün artarak devam etmeye başladığının görülmesi üzerine kötü senaryolar uygulanmaya ve sektörün her kesiminden panik butonuna basıldığı görüldü…
Türkiye ye en çok turist gönderen Almanya’nın Doktorlar Birliği Başkanı Klaus Reinhardt, ve Kuzey eyaletlerinden Schleswig-Holstein’ın Ekonomi Bakanı Bernd Buchholz da”Almanların bu yıl yaz tatiline çıkamayacaklarını, ve alıştığımız gibi otomobile, trene, uçağa atlayıp tatile gidemeyeceklerini açıklamaları da sanırım durumun önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Şimdi her şeyi bir tarafa bırakıp lafı da uzatmadan;
Her kes şunu bilsin ve kimse eveleyip gevelemeden, rüya halinden çıkıp kötü senaryoyu sahneye koymaya hazırlanmalıdır…
Sadece bizde değil tüm turizm ülkelerinde 2020 turizm sezonu perde kapatmış ve 2021’in de açılmasının tehlikede olduğu açılsa bile çok az bir seyirciye oyun sahneleyebilecekleri bilinmelidir…
Şimdi unutulmamalıdır ki bu gerçeği görmezden gelen, halen daha ümit peşinde koşanlar sonraki oyunları da kaçırmaya ve yok olmaya mahkûm olacaklardır…
Görünmez ve minnacık bir virüs ne yazık ki üçüncü dünya savaşını başlatmış ve binlerce kişinin ölmesine sebep olmuş öldürmeye de devam etmektedir.
Kimsenin şüphesi olmasın ki bu da bitecektir…
Ama hiçbir yerde, hiçbir alanda, hiçbir yerde ve hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır…
Sektörümüzde yaşanacak en önemli değişim ise,
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan Club Med (Club Mediterranean) 1960 ve 1970’li yıllarda “Club tatil” kavramı ile, uluslararası anlamda ilk temeli atılmış, ülkemizde de 1990-91 Körfez Krizi (Irak Savası), ile 1993-94 terörünün doğrudan turizm yörelerini hedef alması ile etkilenen ve ayakta kalmak adına yeni yollar arayan konaklama sektöründe önce Marco Polo ve Magic Life zincir işletmeleri olmak üzere birçok tesis tarafından uygulanmaya başlanarak büyük bir gelişme gösteren HD sisteminin artık biteceği yönündedir.
Sektörün yaşayacağı ve üzerinde hassasiyetle duracağı en önemli konu budur!
HD sistemi bir anlamda, artık talep görmeyeceği insanların daha butik ve kişisel seyahatler ‘e yöneleceğinden kendiliğinden biteceği bir “GERÇEKTİR…”
Burada unutulmaması ve öncelikli olarak çözülmesi gereken sorun şudur;
20’li yaşlarda ve HD sisteminin uygulanmaya başladığı 95 li yıllarda turizm sektörüne adım atmış ve bugün 45’li yaşlara gelmiş ve de büyük bir çoğunluğu sektörde yönetici pozisyonunda olan arkadaşlarımız ile bu süreçten sonra mesleğe adım atan çalışanlarımızın (genellikle resort tesislerde) hemen hepsi gözlerini HD sistemde açtılar.
Otellerde para alışverişinin olmadığı dağıtma toplama eylemi ile sınırlı bir işletim alışkanlığı ile yetiştiler.
Bu arkadaşlarımızın büyük bir bölümü, POS sistemini kullanmaya, misafire ait ekstra harcamalarını takip etmeye, her servisin ardından check imzalatmasına, bakiyesinin kredi olarak kapatılmasının sağlanması pratiğine ve alışkanlığına ne yazık ki sahip değiller…
Tüm bu süreçte genellikle HD sistemle çalışmış tesislerin hem mantık hem de fiziki alt yapılarının da bu dönüşüme hazır olmadıklarını biliyorum…
Burada daha önemlisi HD sisteminin dinamiklerine göre programlanmış tesislerin daha butik ve kişisel tatil anlayışına evirilecek bir ortamda nasıl bir küçülmeye gidecekleri yatırımcıların bu kez, otelciliğin her türlü dinamikleri ile yetişmiş her türlü işleyiş sisteminin tekniklerini bilen profesyonel turizmcilerin bilgi ve deneyimlerinden faydalanma noktasında kendilerini nasıl “RESET” edebilecekleri ayrıca merak konusudur!
Turizm de COVID19 sonrası otellerde nasıl bir uygulama ve hazırlık tekniği yapılacağı ve bu köklü değişikliğin kodlarını biliyoruz da bu konuda karar vericiler ne kadar hazır olacak ve profesyonellerin bilgi ve öngörülerine hazırlar onu yaşayıp göreceğiz
Sevgilerimle
Serdar Karcılıoğlu / [email protected]
