2070-2099 arasında kurak ay sayısında yüzde 26 artış öngörülürken, yüksek senaryoda bu oran yüzde 40’a yaklaşıyor.
Yaşar Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Jafar Safari, yürütücülüğünde gerçekleştirilen bilimsel çalışmada, bölgenin 2100 yılına kadar nasıl bir kuraklık eğilimine gireceği analiz edildi.
Susuz gelecek kapıda! Ege’de kuraklık alarmı
Doç. Dr. Jafar Safari
Araştırma, 2041- 2100 döneminde şiddetli ve aşırı kuraklık ayı sayısının en yüksek olduğu bölgelerin Büyük Menderes Havzası (Aydın- Denizli-Muğla hattı) ile Küçük Menderes Havzası’nın batı kesimleri (Çeşme, Seferihisar, Selçuk ve çevresi) olduğunu gösteriyor. Bu alanlarda toplam 160 ayın üzerine çıkan kuraklık değerleri dikkat çekiyor.
15 AYA KADAR UZAYACAK
KÜÇÜK Menderes’in doğu kesimlerinde ve Gediz Havzası’nda ise kuraklık riski devam ediyor. Orta emisyon senaryosuna göre 2070-2099 arasında kurak ay sayısında yüzde 26 artış öngörülürken, yüksek senaryoda bu oran yüzde 40’a yaklaşıyor. Araştırmada ayrıca, aylarca sürebilen ve 15 aya kadar uzayabilen kurak dönemlerin oluşabileceği, bunun da tarımsal üretim, içme suyu temini ve ekosistem dengesi açısından ciddi tehditler doğuracağı belirtiliyor.
Öte yandan İzmir Katip Çelebi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gökçen Bombar da, sürdürülebilir su yönetiminde farklı kaynaklara yönelim ve iklim krizini dikkate alan politikaların önem taşıdığını söyledi. Alternatif su kaynaklarından birincisinin deniz suyu olduğunu belirten Bombar, şunları kaydetti: “Desalinasyon (deniz suyunu arıtma) tesisleriyle tatlı suya çevirebiliriz. Biraz maliyetli olmasından dolayı nadir kullanılan bir yöntem. Türkiye’de bu yöntem küçük ölçekte otellerde kullanılıyor. Önemli yöntemlerden bir tanesi de yağmur suyu hasadı. Bu yöntemle binalarda, okullarda, organize sanayi bölgelerinde yağmur belli depolarda tutulup arkasından kullanılabilmektedir. Bir diğer yöntem ise hidroelektrik santrallerde kullanılan ve tek yönlü çalışan rezervuara küçük bir ekleme yaparak türbinlerin pompa şeklinde çalışması ve bastıkları suyu tekrar rezervuara göndermesi. Akifer beslemesi yöntemi var. Normal baraj rezervuarlarına göre yer altı suyu rezervuarlarını kullanmanın en önemli avantajı buharlaşma kayıplarının olmaması.”