Temiz Hava Hakkı Platformu, Hava Kalitesi İzleme İstasyonları aracılığıyla gerçekleştirdiği araştırmanın sonuçlarını yayımladı.
Temiz Hava Hakkı Platformu’na göre; 2’si Milas’ta, 1’i Yatağan’da bulunan termik santraller rehabilite edilse bile önümüzdeki 10 yıl içerisinde, en az 5 bin 270 kişi hava kalitesi nedeniyle yaşamını yitireceği ortaya konuldu.
Milas’ta yer alan sabit Hava Kalitesi İzleme İstasyonu verileri, bir süredir Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda paylaşılamıyor. Gazetemizde yayımladığımız haberde, konuyu gündeme taşımış ve Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nden cihazın manüel olarak bilgi paylaştığı ve sistemde verilerin paylaşılabilmesi için yazılım ihalesi yapılacağı ifade edilmişti.
Londra tipi hava kirliliğine sahip olan ve çanak yapısıyla birlikte, kış aylarında neredeyse nefes almanın imkansız olduğu Milas’ın tek çözümü doğal gaz görünüyor.
Rapora göre önümüzdeki 10 yıl içerisinde, yaklaşık 6 bin vatandaşımızı hava kirliliğine bağlı sağlık nedenlerinden dolayı kaybedeceğiz.
Yayımlanan korkunç rapor, hava kirliliğinin ürkütücü boyutlarını bir kez daha gözler önüne serdi.
17 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelmesiyle, 2015 yılında çalışmalarına başlayan Temiz Hava Hakkı Platformu; Türkiye’nin 2017 ve 2018 hava kalitesini derledi.
Raporda; Türkiye’nin sınıfta kaldığını gözler önüne seren platform, Muğla’da 3 kömürlü termik santralin bulunması ve Milas gibi birçok ilçenin ısı amaçlı kullandığı kömürün oluşturduğu etkiye rağmen değerlendirilebilen 1 tane Hava Kalitesi İzleme İstasyonu bulunduğu belirtildi.
Doğalgaz ile ısınan, çevresinde sanayi tesisi bulunmayan Menteşe’nin Muslihittin Mahallesi’nde bile Türkiye’nin en kirli 8’inci havası ölçümlendi.
KİRLİ HAVA ÖLDÜRÜYOR…
Temiz Hava Hakkı Platformu’nun yayınladığı verilere göre; Türkiye’de 2017 yılında hava kirliliği, trafik kazalarının 7 katı can aldı. 2017 yılında hava kirliliği ile nedeniyle yaşanan ölüm sayısının en fazla olduğu ilk üç il İstanbul, Bursa ve Ankara. Listeye Muğla, 8. sıradan girdi. Rapora göre Muğla’da son 3 yıldır hava kalitesinde hiçbir iyileşme olmuyor.
Temiz Hava Hakkı Platformu’na göre 2018 yılı, son üç yılda hava kirliliği ölçümlerinde en fazla veri eksikliğinin yaşandığı yıl. Verileri kamuoyuyla paylaşılan Hava Kalitesi İzleme İstasyonlarının sayısı sadece 211. Ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı istatistiklerine göre bu cihazların sayısı 330 olarak belirtilmiş. 1 milyon nüfusu bulunan, yaz aylarında 5-6 milyona ulaşan Muğla genelinde verileri paylaşılan cihaz sayısı yalnızca 1.
Yatağan Termik Santrali’nin yakınında bulunan Yatağan İstasyonu ise son 2 yıldır neredeyse hiç çalışmadı. Milas’ta da daha önce Meteoroloji Müdürlüğü bahçesinde bulunan, daha sonra ise Merkez İlkokulu bahçesine taşınan cihazın yaklaşık 2 yıldır verileri izlenemiyor. Geçtiğimiz yıl bir gazetenin sorusu üzerine açıklama yapan yetkililer, yazılım ihalesi yapılacağını ve bu süreçten sonra verilerin paylaşılabileceğini belirtmişti.
Yapılan değerlendirme sonrası Muğla’nın hava kalitesi değeri 73 olarak hesaplandı. Bu değer 44 olan ulusal limitin ve 20 olan Dünya Sağlık Örgütü değerlerinin çok üzerinde. Muğla, Türkiye’nin 8. en kirli havasına sahip.
Raporda, “Muğla’nın linyit yakıtlı 3 tane kömürlü termik santral işletildiği, bu üç kömürlü santralin emeklilik yaşları yaklaşmış olsa da 2014’teki özelleştirmenin ardından bu santrallerin rehabilite edilerek çalıştırılmaya devam edilmesi beklenmektedir.” denildi.
Muğla’da bulunan üç kömürlü termik santralden kaynaklı 1983’ten bu yana hava kirliliğine bağlı olarak 45 bin erken ölüm vakasının meydana geldiği tahmin ediliyor. Eğer özelleştirme sonrası planlanan rehabilitasyon tamamlanırsa bile santrallerin önümüzdeki 10 yıl için 5 bin 270 ölüme neden olabileceği tahmin ediliyor.
2017 verilerine göre,30 yaş üstü kazalar hariç ölümler içerisinde Muğla’da 950 kişinin ölümü hava kirliliğine atfedildi. Atfedilen ölüm sayısı en düşük 642, en yüksek 1219 olarak tespit edildi
Ki̇rli̇ Hava Öldürüyor…
