CHP’de delege seçimlerinin ardından ilçe kongreleri başladı. Bodrum’da yapılan ilçe kongresinde mevcut ilçe başkanı Halil Karahan 217 oy alarak yeniden ilçe başkanı seçildi. 402 delegenin oy kullnadığı kongrede Tuna Işın ise 185 oyda kaldı.
CHP Muğla İl Başkanı Adem Zeybekoğlu, CHP Parti Meclisi Üyesi ve İstanbul Milletvekili Gökhan Zeybek, CHP Muğla Milletvekilleri Suat Özcan ile Burak Erbay, Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, Muğla İl Kadın Kolları Başkanı Çiğdem Sandıkçıoğlu Başarır’ın da aralarında olduğu çok sayıda partili katıldı.
Konuşmaların ardından ilçe başkanlığı seçimine geçildi. 402 delegenin oy kulandığı kongrede Halil Karahan 217 oy alarak yeniden ilçe başkanı seçildi Tuna Işın ise 185 oyda kaldı.
Başkan seçilen Halil Karahan’ın yönetim kurulu ise şu isimlerden oluşuyor;
Halil Karahan, Başar Bıyıklı, Nevin Seda Dıngıl, Tayyar Gündoğan, Eray Karabağlı, Levent Bıçakçı, Engin Başol, Deniz Zor, Mehmet Kocabıyık, İbrahim Apak, Nurgül Tarım, Cihan Özarslan, Halil Eser, Semra Yıldırım, Kanat Özsert, Beyhan Altınsoy, Ece Yiğit. ‘den oluştu
Başkan adayı Tuna Işın
Çok Değerli Cumhuriyet Halk Partililer…. Dostlarım… Yoldaşlarım…
Bir yürüyüşteyiz yine diyerek, heyecanla haykırdık adaylığımızı açıklarken…
Coşku dolu… Sevgi dolu… Umut dolu bir yürüyüşteyiz yine…
Eşitlik istiyoruz… Adalet istiyoruz… Kayırmacılık olmasın istiyoruz dedik…
Partimizde; herkes kendini bulsun, ifade etsin, herkes sesimiz olsun, herkesin sesi olalım istiyoruz diye seslendik;
Bodrum mutlu olsun, huzurlu olsun, dememiz boşa değil, ben biliyorum…
Sizlerde aynı şeyi istiyorsunuz. Biliyorum; sizlerde, coşku dolu, sevgi dolu, umut dolu bu yürüyüşün, yoldaşları oldunuz…
Hepinize yürekten, candan, gönülden merhaba. Her birinize, aşkla, sevgiyle, umutla merhaba… Merhaba, Cumhuriyetin alnı açık, başı dik kadınları. Merhaba, cumhuriyetin emanetçisi ey Türk gençliği… Merhaba
Merhaba emek, merhaba alın teri, merhaba işçi kardeşim, merhaba köylüm…
Bugün, karşı devrim iktidardır. Cumhuriyetin tüm kazanımları zapt edilmiştir.
Her şeye rağmen; Cumhuriyet Halk Partisinin kalesi, Bodrum, bu işgale direnmektedir.
Son 17 yıldır iktidar olan, karşı devrime direnen, benim güzel yurdumda; yarınların aydınlığı, güvencesi, umudu olan, bodrum ilçe örgütüm… Merhaba…
Yenilenmenin, tazelenmenin, güçlenmenin habercisi olan, Bodrum ilçe kongremize hoş geldiniz…
Nazım Gibiyim Bugün;
‘’ İnsanların İçindeyim, Seviyorum İnsanları,
Aydınlığın İçindeyim, Seviyorum Aydınlığı
Paylaşmayı Seviyorum, Eşitliği Seviyorum…’’
Değerli Yol Arkadaşlarım…
Bugün, ilçe başkanımızı ve ilçe yönetim kurulumuzu seçiyoruz. Çok önemli bir gündeyiz. Çok önemli bir kararın, hemen öncesindeyiz…
Kararınız ne olursa olsun,
Seçilsin kim seçilirse, önemli olan; Hakkı, hukuku, eşitliği ve adaleti hâkim kılmaktır.
Parti içi demokrasiyi hayata geçirmek, bilgiye, liyakata sırtımızı dönmemek ve parti emeğinin, hiçe sayılmasına izin vermemektir…
Dostlarım,
Yıllardır, partimin her kademesinde, büyük bir gururla ve onurla çalıştım.
Hani iş dünyasında derler ya; alın terinin ve emeğinin, esas olduğunu anlatmak için:
En son gelen, yerleri süpürmekle başlar diye…
İşte ben, inandığım doğrular adına, Cumhuriyet Halk Partisinde, nerden başlamam gerektiyse, oradan başladım.
Yerleri de süpürdüm, çöp de topladım, çıkıp direklerde, bayrak da astım…
Bunları Yaptığım İçin Kendimle Hala Gurur Duyuyorum.
İnsanın, kendisiyle gurur duyacağı en güzel şey: inandığı bir davanın, efendisi olmaya çalışmak değil, o davanın, hizmetkarı olabilmesidir…
Gençlik kollarından bugüne kadar, partimizin her kademesinde çalıştım. İl ve ilçe delegelikleri, ilçe başkan yardımcılığı görevlerinde bulundum. Son 10 yıldır; bütün yerel, genel ve referandum seçimlerinde, seçim komitelerinde yer aldım. Başkan adaylarımızın, saha çalışmalarında, onlarla, birebir çalışma içinde oldum. Milletvekili adaylarımızla yapılan her çalışma programında, ben de vardım.
Tüm bu çalışmaların içerisindeyken, ne kimsenin kalbini kırdım, ne de bir uyumsuzluk içerisinde oldum… Soluksuz, uykusuz, yorgunluk bilmeden çalıştık… Ne yaptıysak, hangi başarıyı elde ettiysek, birlikte başardık… Birlikte kazandık…
Bakın, o seçimler, öyle günlerdir ki; böldüğün ekmeği, kiminle paylaştığını, içtiğin suyun, kimden kaldığını bilemezsin…
Ama o ekmeğin de, o kalan suyun da yarısını, bir parti emekçisiyle paylaşmışsındır…
Helaldir o ekmek… Helaldir o su… Çünkü parti emeğidir; o ekmek ve su.
İşte o anlarda; paylaşma vardır, dayanışma vardır… Sevgi vardır…
Değerli Yol Arkadaşlarım,
Dün, nasıl doğruların arkasında durduysak, bugün de, doğru politikaların üretilmesine, öncülük etmek için, ilçe başkanlığına adaylığımı koydum.…
Peki Ne oldu Sonra…‘’ Sevgi ve Barış İklimi Devam Edecek ‘’ Diye Bir Şey Çıktı Ortaya… Ne oldu arkadaşlar… Kim aksini düşünebilir, Kim aksini savunabilir… Cumhuriyet Halk Partisinde, hizmet yarışı için yola çıkmış, iki taraftan birisi, diğer tarafı, sevgi ve barış karşıtı gibi gösteremez. Bunu asla kabul etmiyoruz…
Turgutreis’te Yaptığınız Gibi,
Delegelerimizi bizden kaçırarak mı? Sevgi ve barış iklimini devam ettireceksiniz. Ya da belediye çalışanı partililerimizi, baskı altına alarak mı, yapacaksınız bunu, ya şu yarattığınız algıya ne demeli; güya, Tuna Işın geldiğinde, uyum bozulacakmış, tartışma olacakmış, sevgisizlik olacakmış, barış bozulacakmış…
Hiç kimse endişe etmesin. Tuna Işın ve ekibi seçildiğinde, birbirimizle nasıl kucaklaştığımızı göreceksiniz. Hatta, Halil Başkanım İlk Seninle Kucaklaşacağım…
Sevgili Dostlarım,
Son yerel seçimleri, hatırlayın lütfen…
26 günde, anketlerde önde olan bir adaya karşı, olağanüstü bir gayretle çalıştık. Bugün, benimle birlikte, yola çıkan arkadaşlarımın birçoğu, Seçimlerin, lojistiğinden, günlük siyasi çalışma programına, başkanımızın siyasi söylemlerinden, basın ve sosyal medyasına kadar, yani, propagandasına kadar çok başarılı bir çalışmayı yürüttü.
Fakat ben, bugüne kadar, hiçbirinin, Onore edildiğini görmedim. Tekrar aday olan, mevcut ilçe başkanımız, sanki, seçim başarısı kendisine, ya da, sadece ilçe yönetimine aitmiş gibi, bir iddia içindedir. Bu emeği küçümsemektir. Emeğe sırtını dönmektir. Emeğe yapılan haksızlıktır.
Emeğini, aklını, bilgisini, partisine adayan, arkadaşlarımızı, yok sayarak mı?
Sevgi ve barış iklimini devam edecek…
Bir şey daha söyleyeceğim sevgili dostlarım ve bir daha bu konuya girmeyeceğim.
Ben ve ekibim, partimizin adayının, kim olduğuna bakmazsın seçimlerde çalıştık.
Çünkü bizim bir tek adayımız vardır. O da; Cumhuriyet Halk Partisidir.
Bu nedenle, ne bana, ne de yol arkadaşlarıma, hiç kimse oncu-buncu diye konuşamaz.
Değerli Dostlar,
Hepimiz partimizin başarısı için taşın altına elimizi koyduk. Elimiz, hala o taşın altındadır….
Ve sadece yerelde değil, genelde de, iktidar olana kadar, orada kalacaktır…
Evet, aday belirleme yöntemlerine itirazımız var. Olacak da,
Biz şimdi; yolunda gitmeyen şeyleri, söylemeyelim mi, her şey normalmiş gibi, iyi işler yapılıyormuş gibi mi, davranalım.
Yani bizler; Cumhuriyet Halk Partisinin üyeleri değil de, başka partilerin üyeleri gibi, kaderci mi olalım. Düşünmeyelim mi? Araştırmayalım mı? Sorgulamayalım mı? Yani, bizim fikrimiz hür, vicdanımız hür olmasın mı? Bunu mu istiyorsunuz bizden…
Sesimiz çıkmazsa, sevgi ve barış iklimi devam edecek, verilen sözlerin tutulmadığını söylersek, yapılan yanlışları dile getirirsek, barışsever olmayacağız? Öyle mi?
Değerli Delegasyon,
Atatürk Ne Diyor: Meclisle Çelişirim, Ancak Meclis Olmadan Yapamam…
Partimin, yetkili organlarının, yöntem ve uygulamalarına itirazım vardır. Bunları konuşurum, tartışırım ve gördüğüm yanlışları da söylerim. Doğrusunu yapmak için, aday da olurum.
Ancak, sonuç ne olursa olsun, Pazartesi sabahından itibaren, yine partimizin emrindeyiz arkadaşlar…
Bakın, ne diyoruz biz… Önce demokrasi… Her koşulda parti içi demokrasi, hiçbir bahaneye sığınmaksızın, önceliğimiz olacaktır. Çünkü biz, işimize geldiği zaman demokrasi deyip,
İşimize gelmediği zaman bundan vazgeçemeyiz… Biz demokrasiyi savunmazsak, başka neyimiz kalır ki. Güç değil aradığımız… Bizim aradığımız adalet… Eşitlik olsun, kayırmacılık olmasın diye, kuralı, baştan koyalım istiyoruz. Hepsi bu…
Daha önce neden aday olduysam, bugün de aynı nedenler geçerlidir.
Tuna Işın ve ekibi ne demişti 2 yıl önce, en az bir milletvekilimiz olacak demişti. O dönemde görev alan arkadaşlarım, siz de demiştiniz. Ama bu sözünüzü tutmadınız. Hatta, sıralamadan çıkarılan milletvekili adayımıza yapılan haksızlığa, razı oldunuz. Belediye başkan adaylarımızın belirlenmesi için, sandık sözü vermiştik. Siz de vermiştiniz, ama bu sözünüzü de tutmadınız ve tutarsız siyaset yüzünden, neredeyse rakibimiz olan belediye başkan adayı, partimizin adayı olacaktı. Eğer bu olmadıysa, o günlerde partiye gelerek, buna tepki koyan, siz değerli üyelerimizin sayesinde olmamıştır.
Değerli Delegasyon,
Bugün kararınız, partimizin geleceğini belirleyecek. Bu nedenle, çok iyi düşünmenizi rica ediyorum. Tekrar aday olan ilçe başkanımız diyor ki: Seçim öncesi, 3 sözüm vardı size, üçünü de yerine getirdim.
Neymiş o sözler:
1- Muğla’da CHP Kazanacak dedim.
2- Bodrum’da CHP Kazanacak dedim.
3- AKP oyları gerileyecek dedim.
Ya arkadaşlar, koskoca kalemiz dediğimiz Bodrum’da, ilçe başkanının, hedefi bunlar mı olacaktı? Bizim, bu üç söze ihtiyacımız mı vardı? Bizi, bu sözlere sevinecek hale, ne getirdi arkadaşlar? Kim getirdi?
Tarih: 14 Ekim 2018… 31 Mart Belediye seçimlerinden, tam 5,5 ay önce…
Yani Yaklaşık: 165 gün önce. (Yani, Sandık için yeterli zaman var) Bugün, Yeniden Aday olan ilçe başkanımız, bir basın açıklaması yapıyor. ’’İlçe Başkanından, Demokrasi Dersi ’’ diye manşet yapılan açıklamada, ilçe başkanımız diyor ki: ‘’Şundan emin olunuz ki; CHP Bodrum ilçe örgütü demokrasi sınavını başarı ile geçecektir. Açık ve net şekilde söylüyorum, ne pahasına olursa olsun, bu örgütün önüne öyle ya da böyle sandık gelecek. Ülkemizde demokrasiyi yaşatmak istiyorsak, partimizdeki demokrasiyi güçlendirmemiz gerekiyor.
Partinin tabanına kadar ulaşan demokrasiyi burada hep beraber inşa edeceğiz. Bu sınavdan başarıyla çıkacağız. Ben tüm aday adayı arkadaşlara başarılar diliyorum…’’
Ah be Halil Başkanım, bunu yapsaydınız ne vardı? Ben söz diye buna derim. Ben hedef diye buna derim… Bunu yapsaydınız, bırakın karşınızda olmayı, omuzlarım da taşırdım sizi, omuzlarımda…
Peki ne eksikti? Sayın İlçe Başkanım…
‘’CHP Bodrum ilçe örgütü demokrasi sınavını başarı ile geçecektir. ‘’
‘’Açık ve net şekilde söylüyorum, ne pahasına olursa olsun, bu örgütün önüne öyle ya da böyle sandık gelecektir.’’ Bu açıklamalarınızdan sonra, ne değişti de, sözünüzü tutmadınız?
8 başkan aday adayı arasında, hepsine, benim adayım sensin oyunu oynandı. Bunu da konuşacağımız günlerde gelecektir. Benim en çok üzüldüğüm, Yaklaşık 90 tane de, meclis aday adayımız vardı. Onları, bir kere bile çağırıp: ya değerli arkadaşlarımız, neden adaysınız, projeleriniz nedir, kimsiniz, nicesiniz diye sormayı bırakın, zahmet edip, bir beş dakika bile dinlemediniz…
İŞİN ÖZETİ: Gerçek demokrasi vaadiniz, kapalı kapılar ardında rafa kalkmıştır. Baştan kuralı siz koydunuz, işinize gelmeyince, bu kuralı yine, siz bozdunuz. Ve şimdi tekrar adaysınız:
Tamam da, dün yapmadığınız şeyleri, bugün yapacağınıza, nasıl güveneceğiz…
Değerli Yol Arkadaşlarım…
Cumhuriyet Halk Partisi ilçe başkanlığı, büyük bir sorumlulukla yürütülmesi gereken bir görevdir. Ağzınızdan çıkanı, kulağınız duyacak.
Bir Kere Şunun Adını Koyalım; kimin nereye geleceği, nereye aday olacağını,
İlçe yönetiminin, tek sorunu olmaktan, mutlaka çıkaracağız.
Adayların, kim olacağına, parti üyelerimiz karar verecek ve bodrum ilçe örgütümüz, en az bir milletvekilini Ankara’ya gönderecektir. Biz, üyemizin ve delegemizin iradesine inanıyor ve saygı duyuyoruz.
Aday olmak isteyen tüm arkadaşlarımıza sesleniyorum. İşte örgüt, işte Bodrum. Çıkın sokağa çalışın. Aklınızı, bilginizi, heyecanınızı koyun ortaya, dokunun insanlara. Bu örgüt de, zamanı geldiğinde, sandıkta, sizin hakkınızı verecektir. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisinde, tek bir şey karşılıksız kalmaz. O da, parti emeğidir!
Dostlarım…
Örgütümüzün toparlanmaya ihtiyacı var. Özellikle aday belirleme sürecinde, yapılanlar yüzünden bozulan, sevgi ve barış, iklim değişikliğini, tekrar düzeltmemiz lazım.
Bunun için, herkesin kendisini bulduğu, bir ilçe örgütü yaratacağız. Öncelikle, barışmamız ve üyelerimizin, partimize olan aidiyet duygusunu tekrar kazandırmamız lazım. Bu yüzden,
ben, mevcut ilçe yönetiminin; bir kere bile dinleme zahmetine girmediği, meclis aday adaylarına, bir özür borcu olduğunu düşünüyorum. Partimizde Devamlılık Esastır.
Yeni ilçe başkanı olarak, bu özrü ben dileyeceğim.
En büyük barış, saygıdır. En büyük barış, parti içi demokrasiyi sağlamaktır. İşte o zaman, her üyemize karşı, fırsat eşitliği ve adaleti sağlamış oluruz.
Bu amaçla ilk yapacağımız şey;
Mahalle temsilcilerimizi de, o mahallenin üyeleriyle seçmek olacaktır. Hiçbir mahalle
temsilcimiz, tarafımızdan atamayla belirlenmeyecektir. Tavandan, tabana örgütlenme olmaz arkadaşlar. Bu nedenle: Parti İçi Demokrasiyi Tabandan Başlatacağız. Katılımcı demokrasinin önündeki engelleri kaldıracağız. Her şeyi biz biliriz iddiasında değiliz.
Ciddi bir insan sermayemiz olduğunun farkındayız. Kuracağımız ihtisas komisyonlarında, bu zenginliğimizden en iyi şekilde yararlanacağız. Eski ilçe ve belediye başkanlarımızın, meclis üyelerimizin tecrübelerinden yararlanacağız. Onları kendimize paydaş kılacağız. Bir dönem yapılmıştı. Örgütün üyelerle yaptığı toplantıları tekrar düzenli olarak gerçekleştireceğiz. Çünkü ortak akla ihtiyaç duyuyoruz ve önemsiyoruz!
Sevgili Cumhuriyet Halk Partililer
Partimizin, devletimizin kurucu iradesi olduğunun bilinciyle hareket etmek zorundayız. Milletimizi kurtaran, devletimizi kuran devrimci irade. Partimizin ana damarı devrimciliktir. Atatürk Devrimciliğidir. Ve Biz Bundan Asla Ödün Vermeyeceğiz.
Yol Arkadaşlarım, Parti emeğini, bir adım ileriye taşımak isteyen, her bir üyemizin, eşit ve adil bir şekilde, hizmet etme heyecanına, arzusuna asla pranga olmadan, partimizin, ilke ve prensiplerini korumak, cumhuriyetçi, devrimci geleneklerinin devamı olmak ve bodrum ilçe örgütümüzün, yarattığı siyasi katma değerin, en yüksek şekilde, ilimizde ve parlamentoda temsil bulması için hayatımın en onurlu görevi; Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum İlçe Başkan Adayı olarak burada olmaktan, gurur duyuyor, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Yaşasın Cumhuriyet…. Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi…
